26 Temmuz 2009 Pazar

susurluk denince…

Sokaktaki insanlara "Susurluk deyince akliniza ne geliyor" diye sorsak, büyük bir çogunlugu Susurluk kazasini dile getirecektir cevap olarak. Nefis tadi hâlâ damaklarinda olan bir kisim ise 'Susurluk ayrani' diyebilir. Ancak kazadan önce 'Susurluk' denince ilk akla gelen tahta sandalye üretimi olurmus. Ilçenin önemli geçim kaynagi olan sandalyenin üretimi simdilerde tarihe karismak üzere.||Agaç atölyelerinden olusan ve adi artik 'eski' sifatiyla olarak anilan sanayi sitesi, üzerinden geçen onca zamanin etkisiyle geçmisteki yogun halinin aksine bugünlerde sakinligiyle dikkat çekiyor. Sitede üretilen mallari tasimak için bekleyen at arabacilarinin sohbetlerine, az da olsa agaçlari kesen makinelerin sesleri karisiyor. Yillardir sanayi sitesinde bulunan küçük atölyesinde sandalye ve balik kasasi üretimiyle ekmegini kazanan Hasan Turcan'dan, tahta sandalyenin hikayesini talas yigininin arasinda sicak çayini içerken dinliyoruz.||'Isin sirri günes görmeyen kayin agaci'||Susurluk bir zamanlar tahta sandalye üretiminin merkeziymis. Türkiye'nin birçok yerinden kahvehanelerde kullanilmak üzere tahta sandalye siparis edilirmis Susurluk'taki ustalara. Ilçenin tahta sandalye üretiminin merkezi olmasinin da bir sirri var elbette. Ilçeden çikan sandalyeler çok saglam olurmus. Bunun nedeni ise sandalyenin yapiminda kullanilan agaçlarmis. Susurluk'un Çataldagi bölgesinde yetisen kayin agaçlarinin en önemli özelligi günes almamasi. Günes almadigi için yumusak olan agaçlardan yapilan sandalyeler, saglamliklarinin yani sira kolay islenebilmeleri nedeniyle de tercih sebebi oluyormus.||'90'li yillara kadar sitede yüzlerce sandalye atölyesinin bulundugunu anlatiyor sikintiyla Hasan Usta. Sikintili... Çünkü eskiden alti usta ile çalisarak isleri yetistiremeyen Hasan Usta, simdilerde küçük atölyesinde tek basina çalisarak direnmeye çalisiyor plastik sandalye üretimine. Eskiden atölyesinden günde en az 120 sandalye çiktigini söyleyen Turcan, son yillarda neredeyse hiç siparis alamadigini belirtiyor.||Inançlarini yitirmeye niyetleri yok||1950'li yillarda sanayi sitesi bünyesinde kurulan Agaç Isleri Kooperatifi'ne 1972'de 146'nci üye olarak kayit yaptirdigini aktaran Turcan, sitedeki atölyelerde o dönem yüzlerce isçinin çalistigini, bir zamanlar sendikalasma mücadelesi bile verdiklerini anlatiyor. Su an ise 3 kisi kalmislar. Her birinin büyük zorluklarla mesleklerini devam ettirmek için savastigina dikkat çeken Turcan, atölyeden geçimini saglamakta zorlaninca birçok Susurluklunun yaptigi gibi seker fabrikasinda çalismaya baslamis. Bir yandan fabrikada çalisarak emekli olmaya çabalayan Turcan, asil meslegini sürdürmekten de hiçbir zaman vazgeçmemis. Mesleklerini devam ettirmek için tasidiklari inanci yitirmeye hiç niyetleri yok gibi gözüküyor. (Susurluk/EVRENSEL)|Ozan Sürücü

Tahta Bezi

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder